MEŞRUBAT;

 

Temel ile Dursun promosyonlu meşrubat alırlar.

Meşrubatı açan Temel hemen kapağa bakar.”TEKRAR DENEYİN” yazısını görür.

Kapağı kapatıp yeniden açar ve okur.”TEKAR DENEYİN”.En sonunda sinirlenen Temel ;

-Ula Tursun.Ha punlar bizi kandıriy.

İki saattir deneyrum ha pi şey çıkmadı...

 

YETENEKLİ;

 

Öretmenin biri sınıfa girer ve “-İçinizde müziğe en yetenekli olanlar kimlerdir diye sorar”.

Dört öğrenci ayağa kalkmış.Öğretmen:

-Siz doğruca aşağı inin ve piyanonun taşınmasına yardım edin...

 

İŞ GÖRÜŞMESİ;

 

Temel bilişim sektöründe çalışan bir firmaya iş görüşmesi yapmış.

Firma yetkilileri önce bir bilgi testinden geçmesi gerektiğini söylemişler ve ilk soruyu sormuşlar:

-İnternet ne demektir?

Temel düşünmüş,taşınmış.

-İşe ciremedun demektir!

 

ZEKA;

 

Nesrin derslerine çok iyi çalışıyormuş.

Babası Nesrin’ in karnesini gözden geçirdikten sonra;hafifçe öksürerek

genzini temizlemiş.”Besbelli bu çocuk zekasını benden almış,” demiş.

Anne bunun üzerine “Ona şüphe yok,” diyerek cevap vermiş.

-Zira benim zekam yerinde duruyor.”

 

BANKA SOYGUNU;

 

Temel banka soymak suçundan yargılanıyormuş,son celsede hakim delil yetersizliğinden

temelin tahliyesine karar vermiş.Temel bunu duyunca çok sevinmiş ve hakime sormuş.

-Uy çözünü sevduğumun hakim beyi, yani şimdi bu paralar penim oldu değil mi?

 

YARGIÇ;

 

Yargıç sabıkalıya sorar:

-Seni bir daha karşımda görmeyeceğim demedim mi?

-Demiştiniz yargıç bey.Ama ne yazık ki polis sözüme inanmadı.

Kendisine o kadar söyledim ,yine de yakalayıp zorla buraya getirdi.

 

EV;

 

Evini kaybeden küçük çocuğa polisler evin adresini sormuşlar.

-Yavrum senin evin nerede?

Ufaklık cevap vermiş:

-Çocuk parkının karşısında.

Polisler yeniden sormuşlar:

-Peki çocuk parkı nerede?

Ufaklık hemen cevaplamış: - Evimizin karşısında!

 

OTOBÜS;

 

Temel ile Dursun otobüse binmişler.Dursun,”Yahu Temel!Biz bu otobüse bindim ama,

nereye gittiğini sormadık ki!”

Temel aldırmaz bir şekilde cevap vermiş:

-“Sen hiç merak etme.Otobüsten inince yoldan geçen birine sorarız.”

 

CESARET;

 

Öğretmen öğrencilerden birine sorar:

-Cesaret neye denir?Öğrencinin cevabı:

-Bir şeyi bilmediği halde bir şey söyleyecekmiş gibi parmak kaldırmaya denir efendim.

 

YAĞMUR;

 

Ufuk yağmurlu bir havada bir arkadaşı ile yürüyüş yapıyormuş.

Her şimşek çaktığında Ufuk kravatını düzeltiyormuş.

Arkadaşı dayanamayıp sormuş:

-Ufuk neden sürekli kravatını düzeltiyorsun?

Ufuk cevap vermiş:”Biri sürekli fotoğrafımı çekiyor da ondan.”

 

KEDİLER;

 

İki kedi oturuyorlarmış.

Birinin yavrusu gelip annesine:

-“Hav Hav” demiş.Öteki kedi de:

-“Hayrola senin çocuğa ne oldu böyle?” demiş.

Anne kedi: ”Bizim çocuk yabancı dili öğreniyorda ondan” demiş.

 

MEKTUP;

 

Delinin biri mektup yazıyormuş...

Bunu görenler “Kime yazıyorsun” diye sormuşlar.

O da “Kendime” yazıyorum diye cevap vermiş.

Sonra içlerinden biri  “Aç da okuyalım” demiş.

Deli bir süre etrafına bakıp düşünmüş.

“İyi ama daha göndermedim ki” demiş.

 

PASTA;

 

-Ninecim senin gözlüklerin her şeyi büyütüyormuş, öyle mi?

-Evet yavrum neden sordun?

-Ne olursun nineciğim, tabağıma pasta koyarken gözlüğünü çıkar olur mu?

 

NOT:FIKRALAR HERHANGİ BİR WEB SAYFASINDAN  ALINMAMIŞTIR.

TAMAMEN ARAŞTIRILARAK YAZILMIŞTIR.